16 Eylül 2008 Salı

AL NEŞTERİ VUR BEN YAŞAYAYIM


Soğuktu.Yağmur yağıyordu ipil ipil.Yüreğime not düşmekteydi damlalar.O yüzden unutmadım belki de ne zaman gittiğini ne vakit terk edildiğimi hiç.Aralıktı..Yağmur yağıyordu.Damlalar kezzap misali dokunuyordu yanağıma.Yanıyordum inceden inceden.Oysa zemheri kol geziyordu sokakta.Duymuyordum.Üşümüyordum ..Bir yangın yeri olan yüreğim alev almıştı bir kere.Umutlar başka bir bahara ,sevda yarınlara kalmıştı yine.



Bir manzara çakılmıştı beynimde.Olduğum yerde mıhlanmış sadece gidişini seyrediyordum.Elim böğrümde ,söyleyemediklerim boğazımda bir kördüğüm gibi kalmıştı.Ardından bakarken geriye dönüp bakmanı dilemiştim.Baktın da…Bakarsan gidemeyecektin biliyordum.Şimdi düşünüyorum da insan bazen ne isteyeceğini hakikaten bilemiyor.Dileğim gerçek oldu.Gerçekten hayatımdan bir türlü gidemedin.Ben de bir türlü yan yöre çizemedim sen hep bir yerde var oldukça.İçimde umuda dair olan fısıltıları bastıramadım kendi sesimle haykırarak.Susturamadım.Ama yıllarca sustum nedense.Olmamış gibi yaptım.Yok saydım terk edilmeyi…


Oysa şimdilerde içim coşuyor.Bir deli ırmak oldu içimde birikmişim.Aktıkça köpürdükçe içim taşıyor.Boğuluyorum…Dilim çözüldü sanki içimi dökmek kurtulmak istedikçe sen hala kaçıyorsun.Anlamıyorsun ya da anlamak istemiyorsun hayatımı nasıl bir enkaza çevirdiğini.Önceleri sanıyordum ki hesap yıllarla ve kendimle.Ama artık biliyorum hesap seninle.Geçmişe dair hesapların bir bir kapandığı bir dönem benim ki.Açık kalan bitmemiş hesaplar istemiyorum hayatımda.
Şimdi bugünkü aklımla diyorum ki,gerçekten gitmeyi becerebilseydin.Ve ben de şu an gidişine ağıtlar yakılabilseydim.Hani bir türkü de ;
“Al hançeri vur ben öleyim.” diyor ya ,ben de diyorum ki
“Al neşteri vur ben yaşayayım.”
Yani demem o ki bu yara yıllarca yaşatmadı beni.Bu yüzden artık gerçekten git ki ben yaşayayım….