3 Temmuz 2009 Cuma

TEŞEKKÜR EDERİM




İyi ki gitmişsin hayatımdan yoksa ben asla seni terk edemezdim.Bunun için sana milyon kere teşekkür ederim.Yoksa hayatımı nasıl mahvedip neler yaşayacağımı ve nasıl mutsuz olacağımı şimdiki aklımla delicesine biliyorum.O zamanlar bilmiyordum.Seni sevdiğimi ve seninle sonsuza kadar mutlu olacağımı sanıyordum.Oysa bir yanılsamaymış hepsi.Gerçek hayatın gerçek kuralları var.İnsan bazen yanını yöresini şaşırsa bile aklın yolu nihayetin de tek bir yerden geçiyor.
O zamanlar benden akıllımıydın bilmiyorum ama gitmekle bana hayatımı geri vermişsin.Yoksa senin dünyanın girdabında kaybolup yitip gidecektim.Asla şimdiki ben olma şansım olmayacaktı.Seni anlamak adına bütün değerlerimden kendimden vazgeçecektim.Geldiğim noktada ise senden nefret edecektim.Benden alıp götürdüklerinin ardından ağıt yakarken hem seni hem kendimi yakacaktım bir nefeste.


Gidişini sorguladım yıllarca.Anlamadım.Anlamaya çalıştıkça sana olan nefretim büyüdü.Zaman zaman zehrimi sana akıttım ama yetmedi.Yıllar ne acılarımı sardı ne zehrimi aldı.Oysa şimdi bir tüy kadar hafifim.Ve gittiğin için sana gerçekten çok teşekkür ederim.
Çünkü bugünkü hayatımı direnme gücümü geçmişteki acılarımdan aldım.Bir gün gidişine bin mihnet duyacağımı bilseydim giderken ardına bakmanı hiç istemezdim.Ve bugün geçmişi değiştirme şansım olsaydı seni hiç tanımamış olmayı isterdim.
Ama yine de bana aldırmadan gidip hayatımı geri verdiğin için beni senden koruduğun için teşekkür ederim.Sonsuz mihnetle….
GÜNAY ALATLI

17 Mayıs 2009 Pazar

BU ŞİİRİ YAZMAMAK LAZIM -2






Beynimin kıvrımlarında
Kırk kilit altında saklanan
Kahrolası Erzurum akşamlarında
Umut olup avuçlarıma yazılan
Her dem-i feryadı figan
Bir geceden arta kalan
Bu şiiri yazmamak lazım…
Belli ki!Bu benim alın yazım..

Madem ki çözüldü kalemim
O gün bugün tek sitemim
Adını her andığında dilim
Ettiğin kadar bul diyebildim
Ettiğinin bir Hasret ettiğini bilemedim
Ey ömrünü viran eylediğim sevdiğim
İsteme benden şiir
Ben şair değilim…

Gece ve şehir yıkılırken üstüme
Terminalin puslu yalnızlığı sızdı içime
Hoşça kal bile diyemeden
Yürüdüm ateşler üstüne.
İhaneti senin hesabına ,
Aldanışımı iki kuşun kanadına yazdım.
Dedim ya,
Bu şiiri yazmamak lazım.
Belli ki! Bu benim alın yazım..


Günay ALATLI

30 Nisan 2009 Perşembe

BU ŞİİRİ YAZMAMAK LAZIM






Ruhumun çıkmaz sokaklarında,
Dört nala koşturan…
Bir çağ yangınının ortasında,
Karlar altında kalan..
Her demi feryad-ı figan,
Bir ömrün ahirinden kalan…
Bu şiiri yazmamak lazım.
Ne ki! Bu benim alın yazım…


Lal olsun dilim.
Bilinmez olsun her bildiğim.
Silinsin kalmasın sen de izim.
Ey gönlümü viran eyleyen sevdiğim!
İsteme benden şiir,
Ben şair değilim…

Bir mısrada kainatı tarayıp,
Kelimeden ve heceden,
Sana saf şiir süzemem…
Yitirdim,bütün kelimelerim kayıp,
Sevda denen bilmeceden,
Bir Elif miktarı çözemem…




Yüreğimin yasak kuytularında,
Paslı bir hançer gibi duran.
Gelmemeye yeminli baharlarda,
Kardelen misali açan.
Her demi feryad-ı figan,
Bir sevdadan arta kalan.
Bu şiiri yazmamak lazım.
Ne ki!Bu benim alın yazım..

Tutmaz olsun elim.
Yansın kül olsun kalemim.
Bir ömür boynunda asılı vebalim
Ey ömrümü viran eyleyen sevdiğim
İsteme benden şiir
Ben şair değilim…

Bir çırpıda hayatı anlayıp,
Şehirden ve geceden,
Sana saf şiir süzemem…
Yürüdüm,aşılmayan yolları aşıp,
Menzile varan düşünceden,
Bir Elif miktarı çözemem…

Günay ALATLI

23 Mart 2009 Pazartesi

SEN




Gülse de yüzün,
Yüreğin ağlardı.
Ne zaman baksam gözlerine,
İnce bir hüzün yağardı…

Kimseler görmezdi,
Bilmezlerdi.
Yüreğinin feryadını,
İşitmezlerdi…
Sadece aşina yüreklere,
Kement olur,
Dört bir yandan,
Bağlardı…..

Tüm zamanların fırtınası,borası,
Sen de biter,sen de başlardı….
Her kahkahanda binlerce kırgınlık çırpınır,
Hüzünler çağlardı….

Kimseler hissetmezdi,
Bilmezlerdi.
Yüreğinin gözyaşlarını,
Silmezlerdi..
Sadece aşina ellere düşer ,
Kor olur,
Ta ciğerinden,
Dağlardı…

Bilirim;
Güneş seninle doğardı.
Ya katran karası geceye,
Ya şarap rengi şafaklara vurgundun!

Ben bilmezdim…
Sen söylemezdin….
94’Kütahya Günay ALATLI

YALNIZLIĞIM





Gece bir çığ gibi devrildi üstüme,
Senden bir selam getirmedi rüzgar.
Fırtınalar koparken yüreğimde,
Ne bir ses ne de haber var…

Çarmıha gerili yalnızlığım dört duvarımda,
Kimsesizliğim canımı sızlatıyor şahdamarımda.
Yaşadıklarıma inat,umutlarım hala avuçlarımda,
Ne ki!
Çoğaltmıyor bu gece beni aynalarım da….



Tükendi sevdaya dair sözlerim,sustu dilim
Anlamaya çalıştıkça ,bilinmez oldu bildiğim.
Neredesiniz eşim,dostum,arkadaşım,sevgilim?
Söyleyin bana, aynalar ben kimim?
13 Nisan’Taşağıl Günay ALATLI

19 Mart 2009 Perşembe

EYLÜL VE NİSAN





Bir eylüller aldı aklımı başımdan
Deli divane düştüm sevdalara
Bir de nisanlarda yenildim ben
Aşk denilen masallara….

Eylülün hüznü doldukça yüreğime
Kopan güneş rengi yapraklar gibi savruldum…
Kırılıp,döküldüm…
Her eylül akşamında sevdaya tövbe edip,
Yüzümü sana döndüm…

Ne doğan güneşe hükmüm geçti
Ne zifiri geceye sözüm..
Oysa bu yürek , seni nasılda sevmişti…
Yürek acım,iki gözüm…

Acı yüreğimden beynime sızar
Yakar kavurur…
Her kurşuni şafak bir başka
Bahara savurur…






Nisandır artık ve başlamıştır yağmurlar
Bir muştu gibi, yeni bir masal fısıldar,
Hani bakınca gözlerine ;
Yüreği görünen bir sevgili !
Yüreğimi yüreğine emanet edip,
Kaybolduğum satır araları var...

Ne doğan güneşe hükmüm geçti
Ne zifiri geceye sözüm..
Oysa bu yürek, seni nasılda sevmişti…
Yürek acım,iki gözüm…

Bir eylüller aldı aklımı başımdan..
Bir de nisanlarda yenildim ben….
Günay ALATLI

17 Mart 2009 Salı

KARASU




Karasu adı gibi kara değil dost
Yosun kokusudur aklımı başımdan alan
Sevgilinin gözleri gibi

Tüm kuralların
Aykırısıdır Karasu
Hiç durmaksızın
Dik dağların yalnız yolcusu

Şafak vakti güneş
Saçlarını çözer
Yosun kokusuna …

Karasu da gönlüme eş
Bir duman tüter
Sonra bir dağ yıkılır
Bütün dağlar yosun kokusuna yıkılır..
Palandöken tutar elimi
Buzdan yüreğinde ısıtır…




93' Erzurum Günay ALATLI